Göz sağlığı, yaşam kalitemizi doğrudan etkileyen en önemli unsurlardan biridir. Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte görme bozukluklarının tedavisinde büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Miyop, hipermetrop, astigmat gibi kırma kusurlarının düzeltilmesinden yaşa bağlı görme kayıplarına kadar pek çok problem artık cerrahi müdahalelerle etkili bir şekilde giderilebilmektedir. Bu kapsamda en sık uygulanan iki işlem olarak göz çizdirme ameliyatı ve katarakt ameliyatı öne çıkar. Bu iki operasyon, farklı amaçlarla uygulanmakla birlikte, kişilerin görme kalitesini artırmak ve günlük yaşamlarını kolaylaştırmak açısından son derece önemlidir.
Göz Çizdirme Ameliyatı
Görme bozukluklarının düzeltilmesi için geliştirilen lazer teknolojisi, günümüzde milyonlarca insanın gözlük veya kontakt lens kullanımından kurtulmasını sağlamıştır. Göz çizdirme ameliyatı olarak da bilinen bu yöntem, özellikle yüksek numaralı gözlük kullanan kişiler için büyük bir rahatlama sunar. Lazerle göz çizdirme işlemi, korneanın şeklini yeniden düzenleyerek ışığın retina üzerine doğru bir şekilde odaklanmasını sağlar. Bu sayede miyop, hipermetrop ve astigmat gibi görme kusurları ortadan kalkar.
Bu operasyonun en büyük avantajlarından biri, hızlı iyileşme süreci ve yüksek başarı oranıdır. Genellikle her iki göze aynı gün içinde işlem uygulanabilir ve hasta birkaç gün içinde net bir şekilde görmeye başlar. Modern lazer cihazları, kişiye özel tedavi planı çıkararak maksimum güvenlik sağlar. Korneanın haritası çıkarılarak işlem öncesi tüm detaylar incelenir ve lazer sadece gerekli bölgelere uygulanır. Bu da ameliyatın hem etkili hem de güvenli olmasını sağlar.
Göz çizdirme ameliyatı, lokal anestezi altında, damla ile uyuşturularak yapılır ve genellikle 10-15 dakika gibi kısa bir sürede tamamlanır. Operasyondan sonra birkaç gün boyunca hafif yanma, batma veya kuruluk hissi yaşanabilir ancak bu durumlar kısa sürede geçer. Doktorun önerdiği damlaların düzenli kullanımı, iyileşme sürecini hızlandırır.
Elbette bu ameliyat her birey için uygun olmayabilir. Kornea kalınlığı, göz numarası, göz yaşı miktarı ve genel göz sağlığı gibi faktörler dikkate alınarak bir değerlendirme yapılır. Özellikle hamileler, şeker hastaları veya bazı kornea rahatsızlıkları olan kişiler için lazer tedavisi uygun olmayabilir. Bu nedenle ameliyat öncesinde detaylı bir göz muayenesi şarttır.
Katarakt Ameliyatı
Yaşlanma süreciyle birlikte en sık karşılaşılan göz rahatsızlıklarından biri de katarakttır. Göz merceğinin saydamlığını kaybederek matlaşması sonucu oluşan bu durum, bulanık görmeye, renklerin soluklaşmasına ve gece görüşünde azalmaya yol açar. Katarakt ameliyatı, bu sorunun kalıcı olarak tedavi edilmesini sağlayan en etkili yöntemdir.
Katarakt genellikle yaşa bağlı olarak ortaya çıksa da bazı durumlarda genetik faktörler, diyabet, uzun süreli kortizon kullanımı veya göz yaralanmaları da etkili olabilir. Başlangıçta hafif bulanıklık şeklinde ortaya çıkan katarakt, zamanla ilerleyerek kişinin günlük yaşamını ciddi şekilde etkiler. Kitap okumak, araba kullanmak veya televizyon izlemek gibi basit aktiviteler bile zorlaşır.
Katarakt ameliyatı, göz merceğinin bulanıklaşan kısmının alınarak yerine yapay bir mercek yerleştirilmesi prensibine dayanır. Bu yapay mercekler ömür boyu kalıcıdır ve doğal mercek görevini üstlenir. Günümüzde bu işlem, mikro cerrahi teknikleriyle, dikişsiz ve kısa sürede tamamlanabilen bir operasyon haline gelmiştir. Genellikle damla anestezisi ile yapılan ameliyat, 15-20 dakika sürer ve hasta aynı gün taburcu edilir.
